Canlı Yayıncıların Düşünce Yapısı

Doğru düşünce yapısına sahip olmanın başarılı bir yayıncı olmak için en önemli özellik olduğu başlarken bariz gibi gözükebilir. YouTube veya Twitch yayıncısı olmak zor olduğundan değil fakat bu zorluğa yanlış yoldan yaklaştıkları için birçok insan bu konuda başarısız olur.

Ve evet, herkes Twitch’te bir takipçi hedefinin nasıl koyulacağına veya bütçeleri için hangi kameranın en iyi olduğuna Google’dan bakabilir. Fakat uzun vadede başarılı olacaksanız kendinize birtakım çok önemli özellikleri aşılamanız ve doğru düşünce yapısını benimsemeniz gereklidir.

Disiplin

Birçok insan, her şeyin çok fazla gibi gelmeye başladığı ve kanalları asla yükselmeyecekmiş gibi hissettirdiği noktaya kadar karmaşık ve uzun planlamayla vakit kaybederler. Bunun için “analiz felci” terimi kullanılır; analiz felci, aşırı analiz yapma ve şüphe ve korku yüzünden bir şeyi yapmaktan vazgeçme durumudur.

Bu yüzden, hemen işinizde sizi ilerletecek pratik bir şeye ihtiyacınız vardır. Tereddüt etmeyin, bugün hatta önümüzdeki bir saat içinde bir şey yapın. Mükemmel olmasına veya çok büyük bir şey olmasına gerek yok. Sadece sizi hedefinize giden yola sokacak küçük bir şey. Bu önceden kullanmadığınız bir platformda bir sosyal medya sayfası oluşturmak gibi küçük veya Twitch biyografinizi güncellemek gibi kolay bir şey olabilir.

Günün sonunda (veya başlangıcında) ileri gitmenin tek yolu büyük bir eylemde bulunmaktır. Büyük bir eylemde bulunmazsanız şu an olduğunuz pozisyonda kalmaya devam edeceksiniz.

İnternet tamamen yayın projelerine başlayıp bir veya iki hafta sonra pes eden insanlarla doludur. Disiplinin önemi burada devreye giriyor. Bir şeyi bir kez yaparak kazanamazsınız, disiplinli ve üretken olarak kazanırsınız. Sayısız eylemler, alışkanlık olacak noktaya kadar tekrar tekrar yinelenir.

İlk 100 CCV’ye ulaşmak istiyorsanız veya ortak olmak istiyorsanız sürekli üretken olmanız gerekir ve bunun için de disiplin gereklidir. Sizi ilerletecek ve devam etmenizi sağlayacak şey sürekli eylemdir. Uzun vadeli ve her gün üstünde çalışacağınız her türden alt görevle dolu birden fazla aydan oluşan bir plana ihtiyacınız vardır.

Unutmayın ki disiplinsizlik, potansiyeli olan fakat başarısız insanları tepedeki başarılı insanlardan ayıran şeydir. Eski NBA Onur Listesindeki Kevin Garnett’ın ünlü bir sözü vardır: “Yetenek sıkı çalışmayla desteklenmediğinde sıkı çalışma Yeteneği yener.”

Twitch’te nasıl hedef belirleyeceğiniz ve onlara nasıl ulaşacağınızla ilgili bir çok ipucu göreceksiniz ancak önce şunu anlamanız gerekir. Başarılı olmak istiyorsanız gerçekten bir kestirme yoktur. Gerekli olan şey sıkı çalışmadır ve sıkı çalışma disiplin gerektirir. Bu kadar basit.

Ayrıca, disiplinin içten gelmesi gerekir. Bu iş birinin sizi izleyeceği ve üretken olmaya zorlayacağı bir okul veya 9’dan 5’e kadar süren bir iş değil, her şey size bağlı. Disiplinli değilseniz yalnızca kendinizi sorumlu tutabilirsiniz ve başarılı olursanız tüm ödülleri de siz alırsınız.

Eylemlerinizi ve zihninizi kontrol edebilecek tek kişi sizsiniz. Mutlu, başarılı ve disiplinli olmak istiyorsanız bu yola çıkan her şeyi yapmak için bilinçli bir karar almanız gereklidir ve bunu yalnızca siz yapabilirsiniz.

Bu yüzden bir mola verin ve bunu iyice düşünün ve gerçekten istediğinize karar verin.

Gerçekten istiyor musunuz?

Harika çünkü şimdi gerçekten kendinizi adayabilir ve daha disiplinli olabilirsiniz. Zamanla bu sizin birincil irade kaynağınız olacaktır.

Bu yolculuğa çıkmaya hazırsanız unutmayın ki bugün başlamanız gerekiyor.

Ortada hiçbir mazeret veya kabul edilebilir dikkat dağıtıcı etkenler yoktur. Bir yayıncı olmak için hazırladığınız listeden bir görevi tamamlamak yerine favori yayıncınızı izleme veya oyun oynamayı tercih etme kalıbını kırmak zordur.

Bu özellikle erkenden çok önemlidir çünkü kendinizi yetki sahibi kişi olarak ortaya koymalı ve ertelemek için hiçbir olasılık bırakmamalısınız. Şimdi buradan başlayarak başarılı olmak için bir şeyler yapmaya başlamalısınız.

Doğru düşünce yapısıyla en iyi oyuncu olmayan veya en dışa dönük olmayan bir kişi bile bir üretici veya yayıncı olarak başarılı olabilir. Gerekli olan tek şey sıkı çalışma ve disiplinidir. Böylece hızla büyümeye odaklı bir düşünce yapısı benimsemeye başlarsınız.

Büyümeye odaklandığınızda sahip olduğunuzla yetinmeyi veya memnun kalmayı bırakacaksınız ve daha büyük ve daha iyi olma yeteneğinizden daha emin olacaksınız.

Yayında yüzünüzü göstermekten korkuyor musunuz? Gayet anlaşılabilir, bunu hemen yapmanıza gerek yok. Yayın dünyasında doğru irtibatlara sahip değilsiniz fakat iş birliği için gerekli her şeye sahip misiniz? O zaman dışarı açılın, bir Discord veya diğer türlerden çevrimiçi topluluklara katılın. Şansınızı deneyin, pişman olmayacaksınız.

Tüm sorunlar çözülebilir ve hiçbir engel aşılamaz değildir. Başarısızlık korkusunun veya bilinmezliğin disiplininizi engellemesine ve başarıya giden yolda size engel olmasına izin vermeyin. Korku, büyüdüğünüzün ve bilinmezliğe adım attığınızın başka bir göstergesidir ve onunla yüzleşmeyi öğrenmeniz gerekir.

Başarınızın Tadını Çıkarın

Büyük bir şey yapmaya başladığınızda ileriye giden yolun başarısızlık ve engellerle dolu olacağı barizdir. Bu çok normaldir fakat bu yüzden de başarıyı fark etmeyi ve tadını çıkarmayı öğrenmeniz gereklidir. Başarılarınızı kutlayın ve hakkınızı verin.

Unutmayın ki en küçük başarı bile daha büyük hedefleriniz için bir kilometre taşıdır. Komik görünse bile en küçük başarılarınızı bile kutlarsanız yarınlarınızda ihtiyacınız olan şeyler için daha istekli olursunuz.

Diyelim ki ilk takipçinizi kazandınız veya yeni bir ekibe katıldınız ve onlarla ilk defa kazandınız. Belki de yayınınızı veya oyunu daha üretken bir şekilde analiz etmeye başladınız.

Bunların hepsi birer başarıdır ve başarılarınızı fark edin.

“Kutlama” dediğimizde başardığınız her küçük şey için o günü boş bırakmayı kastetmiyoruz. Kutlamak demek ilerlemenizi takdir etmek demektir. Birkaç dakika mola verip “çiçekleri koklamak” ve başardığınız şeylerin üzerine düşünmek moralinizi korumak için önemlidir.

Sonra, sıkı çalışmaya devam edin.

Hiçbir Şey Bir Gecede Olmaz

Tarihe baktığınızda önemli bir gerçeği fark edeceksiniz. Hiçbir şey bir gecede olmaz. Bu hem başarılar hem de başarısızlıklar için geçerlidir. Yüzeyi aştığınızda hem başarı hem de başarısızlığın altında yatan sebepler ve eğilimler bulacaksınız.

Favori yayıncılarınızın istatistiklerine bakarsanız önemli bir gerçeği hatırlayacaksınız. Bir milyon takipçiyle başlamadılar ve kesinlikle bulundukları noktaya bir gecede gelmediler. Onlar başarabildiyse sizin de başaramamanız için bir sebep yok.

Bu yüzden uygun bir yayıncı düşünce yapısının başka bir tekrar eden temasına geri dönüyoruz: engeller ve acılarla yüzleşmek. Unutmayın ki bir şey zorlayıcı geliyorsa muhtemelen sizin için iyidir.

Egzersiz yaptığınızda kaslarınızın gelişmesi için baskı uygulamanız gerekir ve diğer beceriler için de aynısı geçerlidir. Konfor alanınızdaysanız ilerleyemezsiniz. Bir şey kolay geliyorsa başarının kolay gelmediğini hatırlamanız gerekir. Öyle olsaydı herkes tepede olurdu.

Zorluklar ve engellerden kaçmak yerine onları arayıp bularak bir içerik üreticisi olarak gelişmeniz gerekmektedir. Bu yüzden en başta korktuğunuz şeyleri yapmak önemlidir. Biraz deney yapın ve neler olduğuna bakın.

Ne yapacağınızı seçerken zor olanı bulun ve önce onu yapın. Böylece, her zaman büyürsünüz ve öğrenmeye devam ederek önde olursunuz.

Hatalarınızı Kabullenin

Başarıyı kutlamak önemli olsa da her zaman madalyonun birde öteki yüzü vardır ve bu da tüm hatalarınızdan kendinizi sorumlu tutmaktır.

Unutmayın ki konu yayıncılığa geldiğinde tüm kararları veren tek kişi sizsiniz; kendinizden başka kimse daha ileri gitmek için sizi zorlayamaz ve kimse sizi geri de tutamaz. Eylemleriniz, tutumunuz ve düşünce yapınız üzerinde tam kontrole sahipsiniz.

Bu yüzden tüm hataları düzgünce ele almak ve onlardan bir şeyler öğrenmek gereklidir. Bize güvenin. Kendinizi takdir etmek ve sorumluğu üstünüzden silkelemek ileri giderken seçebileceğiniz en kötü yoldur ve hatta bu ileri giden bir yol bile değildir çünkü her zaman aynı yerde kalırsınız.

Hatalarınızdan öğrenmezsiniz. Planlı yayınlara geç kalırsanız ve takipçileriniz başka bir yere giderse bu sizin hatanızdır, onların değil. Ve tabii ki, otobüsünüz okul veya işten geç gelebilir veya aracınızda bir sorun olabilir veya internetiniz kopuyor olabilir.

Yapılabilecek en kolay şey bunların sizin hatanız olmadığını söylemektir ve tam da bu yüzden bunu yapmamalısınız. Kendinizi sorumlu tutmazsanız gelecek sefer için hatalarınızdan ders almazsınız. Belki daha iyi bir internet sağlayıcısına, daha hızlı bir bağlantıya ihtiyacınız var veya geç kalmadığınızdan emin olmak için daha erken çıkmanız gerekiyor.

Tüm bunları deneyimleyerek öğrenirsiniz ve herkesin kişisel deneyimleri ve engelleri farklıdır. Siz ve hedefleriniz arasında duran şeyler tam olarak diğer insanların sorunlarıyla aynı olmayabilir. Engelleri aşmadığınız için hatanızı daha çok kabullendikçe onlardan daha çok ders çıkarırsınız.

Unutmayın ki büyüyebilmek için engellerinizle yüzleşmelisiniz. Başarısızsanız bu sizin için özellikle geçerlidir.

Çözdükten Sonra Sorunların Bir Önemi Kalmaz

Aynı anda birkaç sorunla karşılaştığınızda bunalmak ve pes etmenin eşiğine gelmek çok kolaydır. Doğru sorun çözücü düşünce yapısını benimseyerek bundan kaçınmalısınız.

Çözülemez gibi gözüken bir sorunla karşı karşıyaysanız daha önce keşfedemediğiniz ama ortada olan bir çözüm olduğu anlamına gelir. Her zaman görünür olmayacaktır ve doğrudan karşınıza çıkmayacaktır. Ancak, şimdiye kadar konuştuğumuz doğru düşünce yapısını benimserseniz ve bu prensipleri uygularsanız sonunda bir çözüme ulaşacak ve ilerleyeceksiniz.

Bu, tüm sorunların karşısında sakin ve özgüvenli durmak anlamına gelir ve gelişmekte olan bir yayıncı olarak ihtiyacınız olan bir şey varsa o da sabır ve azimdir.

Esas Olan Gerçektir

İnsanların söylediği en büyük yalanlar, kendilerine söyledikleridir. Nihayetinde bu kolay yolu seçmektir ve kolay yol hakkında ne dediğimizi biliyorsunuz.

Onun yerine yayın hayatınızda gerçeği nihai değer olarak benimsemelisiniz. Esas olan gerçektir ve büyüme ve özgürlük sağlar. Ve bu bağlamda gerçek kendinize, becerilerinize ve eksikliklerinize karşı dürüst olmak anlamına gelir. Bu yayınınızı sistemik olarak analiz etmek ve iyileştirmek için tek yoldur.

İnsanlar katıldıktan sonra hemen uzaklaşıyorsa bunun nedeni ne olabilir? Büyümekten sizi alıkoyan ne? Neden izleyici kitleniz sadık ve gerçek izleyiciler yerine “turist izleyicilerle” dolu? Bunu nasıl aşabilirsiniz?

Tüm bu soruların cevabı içimizde bildiğimiz şeyler ve “aynaya dürüstçe bakmaya” korkmuyorsak bu cevapları keşfedebiliriz. İşte bu yüzden gerçeklik esastır. O bize neyin yanlış olduğunu söyler, böylece neye odaklanacağımızı biliriz.

Tabii ki, objektif olmak kolay bir iş değildir. Bir çok insan için bu hemen hemen imkansızdır çünkü en büyük düşmanları olan kendi egolarını yenmeyi başaramazlar.

Ve egonuz olduğunu söylemeden önce biz söyleyelim: evet, var. Herkeste vardır, bu temel insan doğasıdır.

Ayrıca, herhangi bir zanaat veya beceri alanında genelden sıyrılmaya başladığımızda egolarımız daha da büyüme eğilimindedir; özellikle her şeyin size bağlı olduğu yayın gibi şeylerde bu geçerlidir. Yukarıda konuştuğumuz gibi tüm başarılarınız ve başarısızlıklarınız sadece size aittir ve başarılı oldukça başarılarınızdan dolayı egonuzu kontrol etmek daha da zorlaşacaktır.

Bu bir tür kısır döngüdür ancak egonuzu kontrol edemezseniz en başta başarılı olma şansınız çok düşüktür. Zor bir iç gözlem yapma ve sizi neyin geri tuttuğunu çözme kapasiteniz olmayacaktır.

Belki de yorumlarınız inandığınız kadar ilgi çekici değil veya FPS oyunlarında kendinizi inandırdığınız kadar iyi değilsinizdir? Böyle şeyleri kabullenmek kolay değildir çünkü bunlar sizi en başta yayıncı olmaya iten şeylerdi. Fakat bir kez yanlış kanaatlerinizden kurtulduğunuzda gerçekten ilerleyebilirsiniz. Ve daha iyi olabilirsiniz.

Başkalarının Fikirleriyle Başa Çıkmak

Başta, başkalarının sizi ilgi çekici bulmadığını görmek sizi zayıflatabilir. Bu, yeni başlayan tüm yayıncılar için feci bir korkudur ve bu yüzden başkalarının fikirlerine yönelik sağlıklı bir tutum benimsemek önemlidir.

Gerçek şu ki, popüler olmak istiyorsunuz. Öyle olmasaydı en başta yayıncılığa başlamazdınız. Bu yüzden başkalarının yergilerini üstünüzden atmak kolay değildir ve tüm becerilerinizi boş gösteriyor gibi gözükebilir.

Ancak, sizi geri tutan bu korkudur ve onu susturmanız gereklidir. İki bin yıl önce internet ve yayıncılık icat bile edilmeden önce bir Romalı filozof şöyle söylemiştir: “Hayalimizde gerçekte çektiğimizden çok daha fazla acı çekeriz”.

Diğer bir deyişle, başkalarının sizi nasıl gördüğü hakkında aşırı düşünmeyin. Zamanla bu düşünce yapısı size fazlasıyla özgüven sağlayacak, ironik olarak da sizi diğerleri arasında daha popüler yapacaktır. Genel olarak hayatta kontrol edemediğiniz şeyler üzerine endişe etmek iyi bir fikir değildir ve başkalarının düşünceleri de kesinlikle bu listededir.

Gerçek şu ki, diğer insanlar sizin hakkınızda o kadar da düşünmüyor. Arkadaşlarınızın sıfır izleyicili yayınınızın komik olduğunu düşünmesinden ve sizinle dalga geçmesinden endişeleniyorsanız şunu hatırlayın, aslında böyle düşünmüyorlar.

Takım arkadaşlarınızın rütbe atlamaktansa pratik yaptığınız için sizinle uğraşacağınızı her düşündüğünüzde, unutmayın ki birkaç hafta içinde KDA’nız yükseldiğinde size teşekkür ediyor olacaklar. İnsanlar bir zamanlar ne düşünürse düşünsün, izlediğiniz yolda ilerlediğinizde size saygı duyacaklarını unutmayın ve buna odaklanın.

Bir şeyleri yanlış yapmanın sürecin doğal bir parçası olduğunu kabul edin, en başta bir şeylerde kötü olmasaydık iyileştirecek bir alan kalmazdı. Ve egonuzu bir kenara koyarak tam olarak neyi iyileştirmeniz gerektiğini fark etmek, ilerlemenin en iyi yoludur. Gerçeği kabullenmek derken bunu kastediyoruz, kendiniz hakkındaki gerçeği.

Ve diğer insanların ne düşündüğü hakkında kendinizi mahvetmemeniz gerekse de aşırıya kaçarak kimsenin fikirlerini aldırmamaya başlamamalısınız. Bu doğruculuk değil, sadece kabarık bir egodur.

Biri sizinle veya yayınınızla dalga geçtiğinde umursamamak iyidir fakat birisi yapıcı eleştiriyle fikirlerinize meydan okuduğunda omuz silkmek yerine bunu benimsemelisiniz. Birisi sizi eleştirirken meraklı olmaktan ve sorular sormaktan korkmayın.

Hatta bu, dar bakış açısından kaçınmak ve yayınınıza objektif olarak bakmak için en iyi fırsatlardan biridir. Nihayetinde bu, daha öz güvenli ve daha iyi bir içerik üreticisi olmanıza yardım edecektir. İşiniz hakkındaki tüm konuşmalara açık fikirle yaklaşın. Her türden insanlarla konuşarak neler öğrenebileceğinizi tahmin etmek mümkün değildir. PC’nizden yayınınızın temasına kadar topluluğunuzu dinleyin ve işinize duydukları ilgiden bir değer elde etmeye çalışın.

Şunu aklınızda bulundurun; yalnızca çalışma ilerlemenize yardımcı olacak ve yalnızca hiçbir şey yapmamak sizi geride tutacaktır. Diğer tüm hatalar geçicidir ve gelecekte başarılı olmanız için bir öğrenme fırsatıdır. Bu yüzden yaptığınız her şeye bir şeyler öğrendiğiniz bir deney gibi yaklaşmanız gereklidir.

Videolarınızın başında farklı bir selamlama şekli deneyin veya başka bir kahraman, yayın yazılımı ve hatta başka bir oyun deneyin. İlerlemediğinizi hissettiğinizde statükoyu değiştirmek için ne gerekiyorsa yapın. Ve sonra bu değişiklikleri belgeleyin ve hangilerinin büyümenize yol açtığına bakın.

Pes etmezseniz ve denemeye devam ederseniz başarı yalnızca mümkün değil, kaçınılmazdır.